Milletler Cemiyeti(MC), Lozan Konferansı’ndan önce Fridtjof Nansen’i, önerdiği mübadele ile ilgili yerleşim yerlerini incelemek üzere yetkilendirdi. Bu bölgelerdeki yerinde incelemelerini tamamlamasının ardından MC’ye bir rapor sunan Nansen, Yunanistan’daki Müslümanlar ile Anadolu’daki Ortodoksların değişime tabi tutulacağı, isteğe bağlı bir nüfus değişikliği önerdi. Lozan’da bulunan Türk Heyeti, isteğe bağlılık detayı ve beraberinde İstanbul’un da dışarıda bırakıldığı bu öneriye karşı çıktı ve ardından İstanbul’un değişimden muaf tutulmasına karşılık olarak Batı Trakya’daki Türklerin de mübadeleden muaf tutulmasını istedi. Sonuç olarak, Lozan’da Türk-Yunan Mübadelesine dair yapılan görüşmelerden, Fener Rum Patrikhanesi’ni içinde barındıran İstanbul, Gökçeada ve Bozcaada’da oturan Rumlar ile Batı Trakya’da oturan Türklerin dâhil olmadığı bir mübadele kararı çıkmıştır. Bu karar doğrultusunda Türkiye ve Yunanistan arasında 30 Ocak 1923’te imza altına alınan Türk-Yunan Nüfus Mübadelesine İlişkin Sözleşme ve Protokolü’nün birinci maddesi şu şekildeydi:
“Türk topraklarında yerleşmiş bulunan Rum Ortodoks dininden Türk uyruklularla, Yunan topraklarında yerleşmiş Müslüman dininden Yunan uyrukluların, 1 Mayıs 1923 tarihinden başlayarak, zorunlu mübadelesine girişilecektir. Bu kimselerden hiçbiri, Türk hükümetinin izni olmadıkça Türkiye’ye; Yunan hükümetinin izni olmadıkça Yunanistan’a dönemeyecek, yerleşemeyecektir”
Yapılan ek protokole göre ayrıca, Türklerin Yunan topraklarında bıraktığı taşınmaz malların tam mülkiyeti Yunan hükümetine, Rumların Türkiye’de bıraktıkları taşınmaz malların tam mülkiyeti ise Türk hükümetine bırakıldı. Mübadele, Lozan’ın 24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanmasından sonra, 10 Kasım 1923 tarihinde onaylanarak uygulanmaya başlandı.
Kaynak: Gökhan Sezer
"Bir Göçmen Kenti Olarak Bursa ve Bursa'nın Mübadilleri"
0 yorum:
Bu yazımız hakkında
düşünce ve önerilerinizi lütfen bizimle paylaşın..!